|
'Israr
etmeyin, zorla da yapmayacak'' 12-04-2008
"Biz Safdisilar olarak vicdani
retçileri, taslari dösenmeye baslanan profesyonel ordunun
müstakbel sivil hizmetlileri olarak degil, militarist
kabulleri kiran asiler olarak selamliyoruz"
Halil Savda ile Dayanisma
Inisiyatifi'nin bildirisi |
 |
|
Pasa pasa askere gitseydi 15
ayda bitirecekti. Ama o, bunu seçmedi. Dünyanin her yerinde,
her gün devam eden savaslara karsi çikti. Ölümleri,
katliamlari, bireysel ve örgütlü siddeti olagan bulmadi,
siradanlastirmadi. Halil Savda aslinda, ölmeyi ve öldürmeyi
reddetti. Bu yilin Subat ayinda halki askerlikten sogutma
gerekçesiyle yargilandigi durusmasinda tekrarliyordu: Keske dünyadaki herkes sogusa silahtan, savastan, askerlikten! Evet, askere gitmeyin çagrimi yineliyorum. Hakli-haksiz, kirli-temiz ayrimlarina gitmeden bütün silahli organizasyonlarin ve bütün savaslarin kötü ve kirli oldugunu açik ve net bir biçimde vurguluyorum. Halil Savdanin söz konusu davadan, 6 ayi emre itaatsizlik ve 15,5 ayi da firardan olmak üzere toplam 21,5 ay kesinlesen hapis cezasi bulunuyor. Savda bu cezayi çekmek üzere Çorluya götürüldügünde hakkinda ikinci kez firari olmaktan dolayi dava açilacak. Yargilama sürecinde tahliye edilse dahi Savda, en azindan 15,5 aylik cezasini yatacak. Savda ayrica, Israilin 2006 yilindaki Lübnan isgali sirasinda savasta yer almayi reddettikleri için çesitli hapis cezalarina çarptirilan 40a yakin vicdani retçi ile dayanismak için, 2 Agustos 2006da Israil konsoloslugu önündeki eylemde okudugu savas karsiti bildiriden dolayi da TCK 318. maddeden (halki askerlikten sogutmak) yargilaniyor. |
 |
Türkiyede önceki zamanlarda da
cezaevine konan retçiler bitimsiz bir döngünün içine
sokulmaya çalisildi. Askeri cezaevi-mahkeme-birlik
sarmalinda adeta bir müebbet hapse çarptirildilar. Avrupa
Insan Haklari Mahkemesi, vicdani retçi Osman Murat Ülke ile
ilgili Türkiyeye verdigi mahkumiyet kararinda, retçilere
yaptigi muameleyi sivil ölüme mahkum etmek olarak
tanimlamisti. Türkiye dis baskilarla idami kaldirdi ve simdi
yasal olarak kimseyi öldürmüyor. Ama adini koymadigi
müebbetlerde, ölmeyi ve öldürmeyi reddedenleri mahkum ediyor. Pasa pasa yapmadi. Israr etmeyin, zorla da yapmayacak. Halil Savda, asker dogmadi ve asker olmayacagini halen tutuldugu cezaevinde haykiriyor. Bunun karsiliginda bedeli ceza olan bir suç isledigine, o da, biz de inanmiyoruz. Aksine insanlari ölme ve öldürmeye tesvik eden bu sistemin kendisi bir insanlik suçudur.
Halil Savda ile
Dayanisma Inisiyatifi |
|
Biz Safdisilar
olarak vicdani retçileri, taslari dösenmeye baslanan
profesyonel ordunun müstakbel sivil hizmetlileri olarak
degil, militarist kabulleri kiran asiler olarak selamliyoruz. Degerli bir erkeklik ölçüsü haline getirilmis askerlik, zaten devasa bir kislaya çevrilmis toplumsal hayatimizin bir parçasi. Askerilestirme ne sirf devletin militarizmiyle dayatiliyor; ne de ordunun sik sik, hepimizi darbeyle terbiye etme kalkismalarindan ibaret. Kurtaracaklari topraklari, topluluklari, milletleri, dinleri, siyasi davalari için ölmeyi ve öldürmeyi mubah sayan devlet disi ve karsiti silahli örgütlere de o kanli karanligin rutubeti sinmis. Yani biz militarizm derken uzak ve ürkünç bir ihtimalden, kansiz-bedensiz savas görüntülerinden söz ediyor degiliz -onun için bu kelime derin bir ürpertiyle çikiyor agzimizdan! Ast-üst iliskili, baba otoriteli aile yapisindan, ögretmenlerin birer komutana dönüstükleri okullardan, terhis olup sivil hayatta aynen süren, sokaklara tasan bir kâbustan söz ediyoruz; insanlari, hayvanlari, dogayi, yasama sevincini yok eden, herkesi ve her seyi tektiplestirmeye çalisan bir kültürden! Isgali, evlerimizin içine siziyor; siddetle, ölüsevicilikle, gözü dönük bir kâr ve iktidar hirsiyla, kaskati ataerkiyle, itaatkâr kitleleriyle beslenen, bu topraklarda kökleri saglam tutmus bir aliskanlik militarizm! Gündelik dilimizden, edamizdan, algimizdan baslayarak bu aliskanligin içimize islemesine, herhangi bir sekilde yeniden üretilmesine en ufak bir katkida bulunmaya hiç niyetimiz yok!. Bizleri asla siddetin taraflarindan birinin yaninda göremezsiniz. Ama kalplerimiz meçhul asker kaçaklariyla, sikili yumruklarini açmayi basaran her erkekle, kurtarici erkek ordu imgesini hafizasindan silmis her kadinla birlikte atiyor! Gayri-nizami selamlarimizla, SAFdisi |
|
|
Etkinlik sirasinda
okunan, Yunanistan Vicdani Retçiler Birligi'nin basin
açiklamasi Yunanistan Vicdani Retçiler Birligi üyesi Babis Akrivopoulos, 15 nisan 2008 tarihinde itaatsizlikten yargilanacagi davasini bekliyor. Akrivopoulos, Yunanistan Deniz Kuvvetlerinde görev yapmayi reddettigini duyurmustur. Yunanistan Vicdani Retçiler Birligi, Babis Akrivopoulosu destekledigini ve onun askeri mahkemede yargilanmasinin durdurulmasi için eylemlerde bulunacagini bildirir. Babis Akrivopoulosin açiklamasi: Atina, 10 Nisan 2008 15 Nisanda, baris zamaninda itaatsizlik suçlamasiyla mahkemeye çagirildim. Bir sivil oldugum ve asker olmadigim için, bu askeri mahkemeyi demokrasi karsiti ve yasadisi buluyorum, bu yüzden bu mahkemeye katilmayacagim ve avukat ile temsil edilmeyecegim. Bir pasifist ve vicdani retçi olarak, itaatsizlikin ne baris ne de savas zamaninda suç olabilecegini kabul etmiyorum. |
 |
|
Ücretsiz olarak
devlet hizmetinde görev almayi kabul etmedigim gibi savas
zamaninda emir altinda öldürmeyi de istemiyorum. Bence
silahli kuvvetler mantiksiz bir savas mekanizmasindan baska
bir mantik degil ve ben bu mantigin bir parçasi olmayi kabul
etmiyorum. Söz verebilecegim tek eylem ve ideoloji siddetsiz
bir dünyada insanligin, her türlü soven ve barbarliktan uzak
bir arada yasamasidir.
Babis Akrivopoulos
Fotograflar Ihsan
Munzur |